Студопедия

КАТЕГОРИИ:


Архитектура-(3434)Астрономия-(809)Биология-(7483)Биотехнологии-(1457)Военное дело-(14632)Высокие технологии-(1363)География-(913)Геология-(1438)Государство-(451)Демография-(1065)Дом-(47672)Журналистика и СМИ-(912)Изобретательство-(14524)Иностранные языки-(4268)Информатика-(17799)Искусство-(1338)История-(13644)Компьютеры-(11121)Косметика-(55)Кулинария-(373)Культура-(8427)Лингвистика-(374)Литература-(1642)Маркетинг-(23702)Математика-(16968)Машиностроение-(1700)Медицина-(12668)Менеджмент-(24684)Механика-(15423)Науковедение-(506)Образование-(11852)Охрана труда-(3308)Педагогика-(5571)Полиграфия-(1312)Политика-(7869)Право-(5454)Приборостроение-(1369)Программирование-(2801)Производство-(97182)Промышленность-(8706)Психология-(18388)Религия-(3217)Связь-(10668)Сельское хозяйство-(299)Социология-(6455)Спорт-(42831)Строительство-(4793)Торговля-(5050)Транспорт-(2929)Туризм-(1568)Физика-(3942)Философия-(17015)Финансы-(26596)Химия-(22929)Экология-(12095)Экономика-(9961)Электроника-(8441)Электротехника-(4623)Энергетика-(12629)Юриспруденция-(1492)Ядерная техника-(1748)

Расскажите о своей семье или семье одного из ваших знакомых




УПРАЖНЕНИЯ

УПРАЖНЕНИЯ

13. Определите значения следующих слов, образованных посредством
аффиксов -cı, -daş и суффикса -(h)ane:

gazeteci, kapıcı, duvarcı, kitapçı, odacı, saatçi, solcu, sağcı, fabrikacı, gözcü, arabacı, mektepçi, dilci, dükkâncı, elektrikçi, gramerci, havacı, idareci, lokantacı, otelci, pazarcı, romancı, tiyatrocu, tıraşçı, işteş, demirhane, yemekhane, sözcü, ayakçı, camcı.

14. (На закрепление ключевых слов 8-го урока):

(до № 19)

1. Yönetim işi çok zor, sen buna hazır değilsin. 2. Babanız neci? — Vaktiyle mektepçiydi, şimdi çalışmıyor. 3. Neden zamanında (vaktinde) gelmiyorsunuz? 4. Atelyemizi şu yüksek mühendis yönetiyor (idare ediyor). 5. Bu toplantıda ben hazır bulunmadım. 6. O zaman kaç yasindeydiniz? 7. Sınavda basan göstermedi. Şimdi acı acı anlatıyor. 8. Ты здешний? -Нет, я измирец. 9. Мы готовы к уроку. 10. Сегодня цехом руководит дежурный инженер.

(до № 39)

l. Bu masanın bir eşi bizde de var. Eşimin masası... 2. Bay Ömer ve eşi. 3. Eşe dosta her şeyi anlattı. 4. Gürültü çıkarmayın, çocuklar. Efendinin refikası uyuyor. 5. Şu gürültücü adamı salondan çıkarın. 6. Fabrikanız ne mal çıkarıyor? 7. Cebinden bir fotoğraf çıkardı. 8. Ne kadar da koca (muazzam, kocaman) apartman! 9. Ne kadar yazı yazdınız? Bu kadar mı? 10. Kadın üvey kızını o kadar seviyor, o kadar seviyor(ki...). 11. Gel çocuğum, seni biraz seveyim. 12. Şu kocaman şehirde yalnız kaldı. 13. И только-


то? Мало. 14. Не снимайте пальто, здесь холодно. 15. Ве­ликий Синан (знаменитый турецкий архитектор). 16. Невест

ка у нас хорошая, только ленива, работать не любит; потому что родная мать ее не воспитала. 17. Этот человек тебе не пара (не твоя пара). 18. Он любит только сам себя. 19. Воспитанный юноша!

(до № 57)

1. Henüz gelmedi. 2. Henüz geldi. 3. Biraderzadem çok terbiyeli bir delikanlı. 4. Böyle şeyler büyük annemin (anneannemin) tuhafına gidiyor. 5. Babaannemin evinde güzel saatler yaşadık. 6. Ne halazadem var, ne de amcaoğlum (amcamoğlu). Öz amcam yok (ki)! 7. Şu dayıya dikkat edin. Buralı değil galiba. 8. Семья моего дяди (по матери) живет очень хорошо. 9. Такого рода вопросов ему не задавайте. 10. Она пока что не замужем (холостая). 11. Пусть все это не покажется вам странным: мой двоюродный брат (сын тети по матери) — очень бедный землевладелец. 12. Разве ваша бабушка (по отцу) когда-нибудь выезжала из своей деревни (из своих краев)? 13. И это народ!

1. Meselenin (sorunun) özünü anladın mı? — Bir türlü anlamıyorum. 2. Ne gibi akrabam? O kadar çok akrabam var (ki)! 3. Dedim ya, bu işi başka türlü yapmak gerek. 4. Amcamkızı hasta oldu. — Nesi var? —Doktor bile bilmiyor. 5. Bak, ne güzel tablo! Zengin renkler, bol bol güneş... — Doğru, güzel. Yalnız (ancak) pek de modern değil. -Gene de satınalmak istiyorum. 6. Çabuk hastaneye gidelim. Biraderzademin bir çocuğu doğdu. — Aferin! Benim biraderimin de dün bir oğlu dünyaya geldi. 7. Воl parası oldu. Şimdi bir oto bir de teyp (video) almak (satın almak) istiyor. Ancak bu kasabada kimse satmıyor. —Dinleme, atıyor! 9. Солнце еще не взошло. 10. Возможно, это его родст­венник. 11. Вопрос сложный. Даже мой старший брат ни­как не понимает. 12. Эту повесть я пока не читал.


ТЕКСТ AHMET USTANIN AİLESİ

Bizim Ahmet usta görgülü bir çilingir. Ahmet usta ve refikası Ayşe hanım Üsküdarın gürültülü bir sokağında iki odalı bir apartmanda oturuyorlar. Daireleri kocaman binanın yanında, küçük bir evin ikinci katındadır.

Bu ailenin evvelâ dokuz çocuğu vardı fakat ne acıdır üçü tifodan Öldü ve şimdi yalnız altısı kaldı. Dördü erkek ikisi kızdır. Oğullarının adları Metin, Çetin, Ziya ve Kaya'dır. Kızlarının isimleri Kübra ve İffet'tir. En büyükleri Metin, en küçükleri ise İffet'tir. Bütün çocuklar öz ana babalarını çok seviyorlar.

Ahmet usta o kadar ihtiyar değil, bu yıl 52 yaşına girdi. Karısı Ayşe hanım kacasından daha genç, 43 yaşındadır.

Kübra Ziya'dan büyüktür, onun ablasıdır. O, büyük ağabeyi Metinden 4 yaş küçük, fakat Ziya'dan 3 yaş ve Kaya'dan 6 yaş büyüktür. Ağabeyleri Metin 23 yaşındadır. Bundan iki yıl evvel komşusunun kızı Selime ile evlendi. Anası Ayşe hanım gelininden pek memnun, çünkü o çok eğitimli (terbiyeli), çalışkan ve ciddi bir kızdır.

Çetin 21 yaşındadır. O henüz evli değil, bekârdır. Bu iki birader, babalan Ahmet usta gibi çilingirdirler fakat Çetin ağabeyi Metin kadar dikkatli, görgülü ve başarılı değildir.

Kübra, 19 yaşında kara gözlü siyah saçlı ve orta boylu bir kızdır. Yalnız bu yıl babasının evine döndü. 6 yıl kadar Koyuncu adlı bir köyde oturdu. Bu köyde Kübranın çok akrabası var: ihtiyar büyük annesi (anneannesi), dayısı Orhan, üç dayızadesi filân. Fakat Kübra hep fakir teyzesi Fatma'nın yanında kaldı. Çünkü teyzesinin öz çocuğu yok. Kubra'yı gözü gibi seviyor kadın.

Ziya 16 yaşında bir delikanlı, büyük ağabeyleri kadar çalışkan bir oğlandır. Bu sene o bir teknik okuluna devanı etmeğe başladı. Ev halkı Ziya'yı çok seviyor, ona basarılar dileyor.

Kaya 13 yaşındadır. Erkek kardeşlerin en küçüğüdür. O da ablası Kübra gibi Mehmetli köyünde amcasının evinde 4 sene


kadar oturdu ve köyü şehirden daha çok seviyor. Bir şey onun tuhafına gidiyor. Acaba niçin insanların çoğu köylerde değil, hatta kasabalarda da değil, ülkenin büyük kentlerinde yaşamak istiyorlar. Ancak amcası Kerem bu insanlardan değil. O tam halktan adamdır ve 55 yıl içinde bir defa olsun kendi memleketinden, kendi köyünden bir yere çıkmadı, yirmi kilometre uzakta(ki) demiryolunu bile görmedi. Kaya da onun gibi çiftçi olmak istiyor.

Küçük iffet 1994 de doğdu ve henüz 6 yaşındadır. O daha okula gitmiyor. Kübra özü ona evde ders veriyor amma, İffet biraz tembel bir kızdır, okumayı sevmiyor ablasını dikkatla dinlemiyor.

ДИАЛОГИ BİR KONUŞMA

Birinci mühendis: Dilmaçımız gene yerinde değil! Kaç defa söyledim ona. Geç kalmayın, birader, dedim. İş günümüz zamanında, tam saat dokuzda başlasın. Hiç oralı değil. Gidelim artık. Daha ne kadar beklemek gerek?

İkinci mühendis: Nereye öyle acele ediyorsunuz, beyefendim? Demin, daha doğrusu bundan bir saat kadar önce o buradan otomobille geçti. Galiba bir işi var. İşte (kendisi) geliyor.

Birinci mühendis (tercümana): Neredeydiniz beyefendim? Niçin öyle geç geliyorsunuz? Acaba ne gibi işleriniz vardı da buraya uğramıyorsunuz?

Tercüman: Karım çok rahatsız, efendim. Erken saatte (cankurtaran arabasıyle) karımı hastahaneye götürdüm filân. Bu iş en az yarım saatimi aldı. Beni çok mu beklediniz?

Birinci m.: Bakınız saata, onu geçiyor. Demek tam bir saat bekliyoruz sizi, hatta biraz çok.


Т.: Bu kadar çok mu?

Birinci m.: Ne bileyim ben? Onun kadar galiba.

T.: Anladık, beyim, anladık. Affedersiniz! Şimdi sizi nereye götüreyim? Söyleyin. Ödevimi yapmağa (yerine getirmeğe) hazırım.

İkinci m.: Bugün kitap mağazasına ve cam fabrikasına gitmek istiyoruz.

T.: Başüstüne efendim. Bu güç sorun değil ya! Bundan kolay nevar. Öncemağazaya mı yoksa fabrikaya mı gidelim?

İkinci m.: İlk önce mağazaya gidelim de (oradan) birkaç kitap satın alalım. Önceki gün öğleden sonra oraya türlü türlü kitaplar geldi. Gözümle gördüm. O semtteydim. Mağaza zengin, vitrinlerinde kitaplar bol. Fakat bana bir kitap bile satmadılar.

T.: Niçin (nasıl) satmadılar? Saat kaçta gittiniz? İkinci m.: Akşam saat 6-da. Fakat mağaza kapalıydı.

T.: Ha, anladım! önceki gün cumartesiydi, değil mi? Cumartesi günleri bizde bütün mağazalar saat altıda artık kapalı. Elbette bazı nöbetçi mağazalar yok değil. Yalnız adreslerini bilmek gerek. Hem de bu gibi yerlere biraz daha erken gitmek lâzım.

Birinci m.: Bense evvelki gün erken saatlerde bir işyerindeydim.

İkinci m.: Ne fabrikası o? Ne çıkarıyor? Yalnız mı gittiniz?

Birinci m.: Türlü mal, makina, teyp, video çıkarıyor. Ama ne kadarbüyük, ne kadar modern bir iş yeri! Atölyeleri meydan kadar geniş, hastane gibi temizdir. Neler yok orada! Vallahi, eşini (böylesini) bugüne kadar görmedim. Yönetmeni de çok görgülü. Fabrikasını çok güzel idare ediyor (yönetiyor).

İkinci m.: Aferin! Ben de o iş yerini görmek istiyorum. Bildirinize teşekkür ederim. Bana adresini bildirmeyi unutmayın.


15. Şu sorulara yanıt verin:

l. Kaç yılında doğdunuz? 2. O zaman babanız kaç yaşındaydı? 3. Ağabeyiniz (ablanız) kaç yaşındaydı? 4. Babanız necidir? O zaman neciydi? 5. Büyük babanız neci oldu? 6. Bir teyze (hala, dayı, amca) zadeniz var mı? Nerede okuyor (çalışıyor)? Neci olmak istiyor? 8. Çetin, ağabeyi (ablası) kadar görgülü eğitimli ve dikkatli bir genç mi? 9. Fatma teyze Kübrayı niçin gözü gibi seviyor? 10. Kaya kimin gibi çiftçi olmak istiyor? Neden? 11. Dilmaca ne oldu da iş yerine vaktinde gelmedi? Atmıyor mu dilmaç? 12. İkinci mühendis neden bir kitap bile satın almadı? (İkinci mühendise... neden bir kitap bile satmadılar?) 13. Babaanneniz rai çevirmen oldu, anneanneniz mi? 14. En İyisi dilmaç mı çevirmen (mütercim) mi olalım? 15. Söyleyin, takvime baksınlar; dün kasımın kaçıydı?

16. Исходя из вероятного смысла предложения, заполните пропуски
необходимыми словами и аффиксами:

1. Konya kenti İstanbul... büyük... 2. Ahmet Usta(nın) ailesinin

Koyuncu, Mehmetli... köylerde akraba.... idi. 3. İffet 1998

yılında.... 4. Fabrikasını o... iyi yönetmek bugün... kolay değildir. 5. Saat on iki... bekledim, fakat mağaza kapalı.... 6. Birkaç ay sonra Metin'in bir çocuğu doğsun da Ziya'nin bir birader.... 7. Dikkat eltim: çevirmen dün yerinde yok..., bugün de... İşimiz duruyor. Şimdi ne...? 8. — Ben o yıllarda öğrenciydim. — Peki, ağabeyiniz...? 9. Denizli, Muğla, Burdur... kentlerde anacaddeler pek işlek ve gürültü... 10. Kaya, amcası... çiftçi olmak... 11. Metin, babası... tecrübeli çilingir... istiyor. 12. Çetin, Metin... dikkatli....

17. Переведите на турецкий язык следующий отрывок:

Слесарь Эшреф родился в 1973 году. Он был вторым (ре­бенком) мальчиком мастера Нихата. Через некоторое время


родилось еще трос детей, но один из них примерно через I полгода (шесть месяцев) умер. Сейчас в семье мастера Нихата и его супруги Йылдыз-ханым четверо детей, трое (из них) мальчики, одна — девочка. Macтep Нихат и его семья живут в маленьком доме на одной из оживленных, шумных улиц в Ускюдаре. Вместе с ними живет и бабушка Эшрефа (по линии отца), Наилс-ханым. В 1993 году ей было ровно шестьдесят лет, а сейчас исполнилось шестьдесят семь. Эшреф, как и его старший брат Неджип, холост. Неджип иногда ездит к своим родственникам в деревню Ускумрукёй. Его дядя (по отцу) был довольно богатым землевладельцем. Он умер около года тому назад. Неджип хочет жениться на своей двоюродной сестре Фатме. Как много в Стамбуле красивых женщин и девушек! Но Фатъма и красивая, и очень трудолюбивая девушка. Жаль, Фатьма не здешняя, не стамбульчанка, и не хочет жить в го­роде. Неджип же не любит деревню. Он любит технику. Что теперь им делать?

У Эшрефа свои проблемы. Он почти каждый день заходит в дом мастера Ахмета. Там живет его бывший одноклассник и сверстник Четин. Они и поныне работают вместе, в мас- терской мастера Ахмета. Однако Четин не такой старатель- ный и способный слесарь, как Эшреф. Эшреф любит столько же своего друга Чстина, как и его сестру Кюбру. И даже, может быть, Кюбру несколько больше. Айше-ханым знает об этом и очень довольна. Одно кажется ей странным: Кюбра не очень- то глядит на Эшрефа, все ее внимание — на Неджипе...

18. Следующие словосочетания и предложения устно переведите на турецкий язык:

1. Шумный, как большой проспект. 2. До чего странный! 3. В высшей степени современный. 4. И только-то? 5. Такого рода опыт. 6. Он никак не поймет. 7. Друзья-приятели. 8. Пусть приходит вовремя. 9. Не будем шуметь 10. Он даже и не слу- шает. И. Я только что пришел. 12. Я же сказал! 13. В свое время он был военным. 14. Сделаю по-другому. 15. Это ка­жется мне странным. 16. Мы к этому готовы. 17. Он был дип-


ломированным инженером. 18. Его отчим был слесарем. 19. Пусть придет один. 20. Какого рода цех? 21. Об этом деле сообщи в полицию.

20. Aşağıdaki atasözlerini Rusça'ya çevirin:

 

1. Anasına bak kızını al.

2. Avcı avında yolcu yolunda gerek.

3. Az olsun (uz) temiz olsun.

4. Bir işin önüne bakma sonuna bak.

5. Doğru söz acıdır.

6. Ev alma komşu al.

7. Geç olsun da güç olmasın.

8. Gördün yemek daha ne demek.

9. Ha Ali hoca ha hoca Ali.

 

10. Hasta ol benim için, öleyim senin için.

11. Her işin sonuna bak.

12. Herkes evinde ağadır.

13. Kendi işini kendi yap.

14. Kızım sana söylüyorum, gelinim sen dinle.

15. Önce yeyelim sonra deyelim.


 

ДЕВЯТЫЙ УРОК DOKUZUNCU DERS




Поделиться с друзьями:


Дата добавления: 2017-01-13; Просмотров: 695; Нарушение авторских прав?; Мы поможем в написании вашей работы!


Нам важно ваше мнение! Был ли полезен опубликованный материал? Да | Нет



studopedia.su - Студопедия (2013 - 2024) год. Все материалы представленные на сайте исключительно с целью ознакомления читателями и не преследуют коммерческих целей или нарушение авторских прав! Последнее добавление




Генерация страницы за: 0.033 сек.